Ukrayna istihbaratının karşı-casusluk birimlerinin Ukrayna’ın Kharkiv kentinde faaliyet gösteren bir casusluk şebekesini ortaya çıkarttığı iddia edildi. Ortaya çıkartılan şebekenin on sekiz kişiden oluştuğu ve Donbas’ta Rusya destekli ayrılıkçılara militan kazandırmak amacıyla faaliyet gösterdiği ifade edildi.
Fotoğraf: http://www.president.gov.ua
Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko, ABD’deki Ukraynalıların ve Kırım Tatar örgütlerinin New York’ta düzenlediği bir toplantıda Rusya destekli ayrılıkçılarla Ukrayna güçleri arasında Donbas’ta süregiden çatışmaların başlamasından bu yana 2.700’ü asker olmak üzere 100.000 Ukraynalının hayatını kaybettiğini söyledi.
ABD’de çeşitli ziyaretlerde bulunan Petro Poroşenko, ABD Senatosu’nun Ukrayna’ya güvenlik ve savunma alanlarında kullanılmak üzere 50 milyon Dolar yardımı onayladığını açıkladı. Aynı kararda ABD’nin Ukrayna’ya ağır silah yardımı yapmasına yönelik bir maddenin de olduğuna işaret eden Poroşenko, bunun bir ilk olduğunun altını çizdi.
Poroşenko’nun açıklamalarına karşı, Rusya Cumhurbaşkanlığı Basın Sekreterliği maddi yardımın ABD ve Ukrayna arasında bir konu olduğunu, ancak silah yardımının Donbas’taki durumun çözümüne katkı yapmayacağı şeklinde bir beyanatta bulundu.
Ukrayna’nın milli doğal gaz ve petrol şirketi Naftogaz, Lahey’deki Daimi Hakemlik Mahkemesi’ne, Rusya’nın işgal sonrasında Kırım’daki varlıklarına yasadışı yollarla el koyduğu iddiasıyla 5 milyar Dolar tazminat talebiyle dava başvurusunda bulundu.
Mahkemenin bu davayla ilgili olarak 2018 yılı sonuna kadar bir karara varması bekleniyor.
Fotoğraf: hromadske.ua
2014 yılından beri Rusya’nın işgali altında bulunan Kırım’daki mahkeme, 18 Eylül’de gazeteci Mıkola Semena hakkında ayrılıkçılık suçlamasıyla 2.5 yıl ertelenmiş hapis cezasına hükmetti. Semena ayrıca üç yıl boyunca kamusal faaliyetlerden men edildi.
AB, bu kararın ifade ve medya hürriyetlerinin ihlali olduğu ve Kırım’daki insan hakları ihlallerine yeni bir örnek teşkil ettiği şeklinde bir açıklama yaptı. ABD, AGİT ve çeşitli uluslararası medya örgütleri de kararı kınayan açıklamalarda bulundular.
20 Eylül’de ise Kırım’ın Rusya tarafından işgaline karşı gelen Kırım Tatar Milli Meclisi Başkan Yardımcısı İlmi Ümerov için Rus savcı Denıs Semenchuk 3.5 yıllık ertelenmiş hapis ve üç yıl kamusal faaliyetlerden men cezası talep etti.
Hatırlanacağı üzere 2014 yılından bu yana çeşitli baskılara maruz kalan Ümerov, Ağustos 2016’da Rus yetkililer tarafından kendi rızası dışında bir süreliğine psikiyatri kliniğine kapatılmıştı. Muhaliflerin psikiyatri kliniklerine yatırılmaları, Sovyetler Birliği zamanında sıkça uygulanan bir yıldırma ve itibarsızlaştırma yöntemiydi.
Yine hatırlanacağı gibi, Kırım Tatar milli liderlerinden Mustafa Cemilev ve Reşat Çubarov’un Kırım’a girişleri daha önce yasaklanmıştı. 12 Eylül’de ise bir başka Kırım Tatar lideri Ahtem Çiygöz hakkında sekiz yıl hapis cezası verilmişti.
ABD ve Rusya dışişleri bakanları Rex Tillerson and Sergey Lavrov, New York’taki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu öncesi ikili bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmede, Suriye ve Ukrayna konularının görüşüldüğü bildirildi. Görüşmenin, ABD ve Rusya arasındaki ilişkilerin oldukça gergin bir çizgide seyrettiği bir dönemde gerçekleşmesi dikkat çekti.
Hatırlanacağı üzere, ABD ve Rusya’nın da taraf oldukları, BM barış gücü askerlerinin Donbas’ta konuşlandırılması tartışmaları gündemdekini yerini korumaktadır.
Fotoğraf: Unian
Geçtiğimiz hafta Ukrayna makamlarının itirazlarına rağmen olaylı bir şekilde Ukrayna’ya giriş yapan Gürcistan eski Cumhurbaşkanı ve Odesa eski Valisi Mikheil Saakaşvili, Lviv ve Çernivtsi’den sonra Kiev’e geldi. Sakaşvili’nin Kiev’de, geçtiğimiz Temmuz ayında Ukrayna vatandaşlığından çıkartılmasına karşı yasal girişimlerde bulunacağı açıklandı. Saakaşvili Temmuz ayından bu yana devletsiz konumda bulunmaktadır.
Bu arada, Saakaşvili’nin Ukrayna’ya izinsiz girişi ile ilgili başlatılan soruşturmayla ilgili olarak Lviv bölge mahkemesi Saakaşvili’yi suçlu bularak 138 Dolar para cezasına çarptırdı.
Ukrayna Başsavcılığı Saakaşvili’nin tutuklanmayacağını, şayet geçerli bir oturum izni varsa ülkede kalabileceğini ve Gürcistan’a iade edilmeyeceğini açıkladı. Bilindiği üzere, Gürcistan, Saakaşvili’nin iadesi için Ukrayna’ya başvurmuştu.
Odesa’da Mayıs 2014’de Rusya yanlıları ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savunan gruplar arasında yaşanan ve sonucunda 48 kişinin yaşamını kaybettiği olaylarla ilgili olarak yürütülen mahkemenin 18 Eylül’deki oturumundan sonra yüze yakın gösterici ve polis arasında olaylar çıktı. Olaylarda yirmi polisin yaralandığı açıklandı.
Rusya’da bulunan Ukraynalı diplomatlar, internette tanıştığı bir kadınla buluşmak üzere Belarus’a giden, burada Rus istihbaratı tarafından kaçırılarak Rusya’ya getirilen ve terörizm suçlamasıyla Krasnador bölgesinde tutulan Ukraynalı 19 yaşındaki Pavlo Hryb’ı ziyaret ettiler.
Bu, kaçırılmasından sonra Ukraynalı yetkililerin Hryb ile gerçekleştirdikleri ilk görüşme oldu.
Kazakistan’ın kuzeydoğusundaki Semey kentindeki bir mahkeme, Donbas’ta Rusya destekli ayrılıkçıların saflarında çatışmalara katıldığı iddiasıyla yargılanan bir Kazakistan vatandaşını 3.5 yıl hapse mahkum etti. Ceza, ertelendi.
Şimdiye kadar Kazakistan’da en az üç kişi benzer suçlar nedeniyle mahkum oldu.
Transparency International Ukrayna’da yolsuzlukla mücadelenin etkili bir şekilde yürütülebilmesi için özel bir mahkemenin kurulması önerisinde bulundu. Cumhurbaşkanı Poroşenko da halihazırda var olan yasal çerçeve içerisinde benzer bir yapının oluşturulmasını geçtiğimiz günlerde dile getirmişti.
Yine geçtiğimiz hafta AB’nin maliye konularındaki üst düzey bir yetkilisi, Ukrayna’ya daha fazla maddi yardımın söz konusu olmasının Kiev’in yolsuzlukla mücadele konusunda daha ciddi adımlar atması ve ekonomik reformları hızlandırmasına bağlı olduğunu açıklamıştı. AB, 600 milyon Euro’luk yardım paketinin onaylanmasının söz konusu reformların en kısa zamanda gerçekleştirilmesi koşuluna bağlı olduğunu belirtmişti.
2014 yılından bu yana AB’nin Ukrayna’ya yaptığı ekonomik yardım 2.8 milyar Euro dolayında olduğu bildirilmektedir.
Fotoğraf: www.usatoday.com
Rusya ve Belarus’un 14-20 Eylül tarihlerinde gerçekleştirdikleri ve bölge ülkeleri arasında güvenlik endişelerini arttıran Zapad 2017 askeri tatbikatından hemen sonra Polonya’da gerçekleştirilen ve 29 Eylül’e kadar devam edecek askeri tatbikata Ukrayna askerleri de katılıyor.
Tatbikata Polonya ve Ukrayna’nın yanı sıra Almanya, Britanya, Bulgaristan, İtalya, Gürcistan, Letonya, Litvanya ve Slovakya’dan askerlerin katıldığı bildirildi. Toplamda 17.000 kara, hava ve deniz askerlerinin katıldığı tatbikatta siber güvenlikle ilgili denemeler de yapılacak.
Askerlerin yanı sıra Polonya’da yeni kurulan gönüllü birliklerinin de tatbikatta yer almaları Dragon-17 ile ilgili dikkat çeken önemli bir husus oldu.
Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis, Ukrayna’da 5 Eylül’de kabul edilen yeni eğitim kanununu, Ukrayna’daki okullarda azınlık dillerinde eğitim olanağını kaldıracağı gerekçesiyle protesto ederek gelecek ay için planlanan Ukrayna ziyaretini iptal ettiğini açıkladı.
Hatırlanacağı gibi, Verkhovna Rada 5 Eylül’de ülkedeki etnik azınlıkların anaokulu ve ilkokullarda Ukraynacayla birlikte kendi anadillerinde eğitim alabilmelerini, ancak 5. sınıftan itibaren eğitimin Ukraynaca olmasını, isteyenlerin diğer dilleri ayrı bir ders olarak alınabilmesini, ancak mevzubahis AB ülkelerinin dillerinden biri ise bir ya da daha fazla dersin bu dilde yapılabilmesini öngören bir yasayı onaylamıştı. Bu yasa, azınlıkların anadilde eğitimlerini kısıtlayacağı gerekçesiyle Macaristan, Polonya, Romanya ve Rusya’nın tepkisini çekmişti. Ukraynalı yetkililer ise yasanın böyle bir şeyi hedeflemediğini ve azınlık dillerinde yapılan eğitimi aksatmayacağını iddia etmişlerdi.
Avustralya hükümeti, Kırım ve Donbas’taki durumla ilgili Rus vatandaşı bazı gerçek ve tüzel kişilere karşı uyguladığı yaptırımları üç sene daha ya da Rusya Şubat 2015’de imzalanan Minsk anlaşmasının şartlarını yerine getirmeye başlayana kadar uzatacağını açıkladı.